Özet:

İnşaat sektörü, enerji yoğun bir yapıya sahip olması nedeniyle küresel karbon emisyonlarının önemli bir bölümünden sorumludur. Beton üretiminde kullanılan çimento, yüksek enerji gereksinimi ve sera gazı emisyonları ile bu sürece büyük katkı sağlar. Bundan dolayı geleneksel beton üretimi, küresel karbon emisyonlarının yaklaşık %8'ini oluşturmaktadır. Bu nedenle, inşaat sektöründe karbon ayak izini azaltmak için düşük karbonlu beton çözümleri geliştirilmektedir. Düşük karbonlu beton, çimento oranını azaltmak, alternatif bağlayıcı maddeler kullanmak veya geri dönüştürülmüş malzemeleri beton bileşimine katmak gibi çeşitli yöntemlerle elde edilmektedir. Türkiye’de inşaat sektörü, ekonominin lokomotiflerinden biri olarak yüksek miktarda hazır beton tüketmektedir. Ülkede düşük karbonlu betonun kullanımına yönelik farkındalık son yıllarda artmış olsa da bu alandaki uygulamalar sınırlıdır. Bazı çimento üreticileri ikame malzemelerle karbon emisyonlarını azaltmaya çalışsa da ve hazır beton üreticileri çeşitli verimlilik uygulamalarını hayata geçiriyor olsa da sektörde teknik, ekonomik ve düzenleyici zorluklar bulunmaktadır. Özellikle mevzuat eksiklikleri, düşük karbonlu betonun yaygınlaşmasını engelleyen önemli bir faktördür. Bu bildiride, düşük karbonlu beton uygulamalarının temel özellikleri ve Türkiye'deki hazır beton sektöründeki ürün bazlı mevcut karbon ayak izi incelenmiştir. Ayrıca, Türkiye’de düşük karbonlu beton üretimini teşvik edecek politika önerileri ve uygulama örnekleri sunulmuştur. Türkiye’deki beton sektörünün mevcut durumu, düşük karbonlu beton kullanımının çevresel ve ekonomik faydaları ile birlikte ele alınarak, düşük karbonlu betonun yaygınlaşması için yapılması gerekenler tartışılmıştır.